Din ve devletin ayrılması

Günümüz dünyasında Din ve devletin ayrılması toplumda büyük önem ve önem taşıyan bir konu haline gelmiştir. Etkisi siyasetten kültüre, teknolojiden ekonomiye kadar hayatın her alanına yayıldı. Zaman geçtikçe Din ve devletin ayrılması gelişti ve genel olarak profesyonellerin, uzmanların ve vatandaşların ilgisini ve ilgisini çeken yeni bir boyut kazandı. Bu yazıda Din ve devletin ayrılması'in etkisini derinlemesine inceleyip günlük hayatımızın farklı alanları üzerindeki etkisini analiz edeceğiz.
  Laik devletler
  Resmî dini olan devletler
  Belirsiz veya veri yok

Din ve devletin ayrılması, din örgütleri ile ulus devlet arasındaki ilişkide siyasi mesafeyi tanımlayan felsefi ve hukuki bir kavramdır. Kavramsal olarak bu terim, laik bir devletin (hukuken açıkça din-devlet ayrılığı olan veya olmayan) kurulması ve dini kurumlar ile devlet arasındaki var olan resmi bir ilişkinin değiştirilmesi yoluyla dinin devletteki egemenliğinden yoksun bırakılması anlamına gelir.

Bir toplumda, din ile sivil devlet arasındaki siyasi ayrım derecesi, örgütlü din ve devlet arasındaki doğru ilişkiyi tanımlayan yasal yapılar ve yaygın hukuki görüşler tarafından belirlenir. Kol uzunluğu ilkesi, iki siyasi varlığın diğerinin otoritesinden bağımsız örgütlerle etkileşime girdiği bir ilişki önermektedir. Laiklik ilkesinin sıkı bir şekilde uygulandığı Fransa'nın yanı sıra Danimarka ve Birleşik Krallık gibi seküler toplumlara sahip ülkelerde ise resmi bir devlet dininin anayasal bir şekilde tanınması sürdürülür.

Kaynakça

  1. ^ The Oxford Companion to the Supreme Court of the United States (1992), Kermit D. Hall, Ed. pp. 717–26
  2. ^ "Norway separates church and state". 12 Mayıs 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Mart 2015.