Yalı

Günümüz dünyasında, Yalı geniş bir yelpazedeki insanlar için büyük önem taşıyan ve ilgi duyulan bir konudur. Yalı, profesyonellerden amatörlere kadar dünya çapında milyonlarca kişinin dikkatini çekti. Toplum üzerindeki etkisi, bilimsel alanla ilgisi veya popüler kültür üzerindeki etkisi nedeniyle Yalı, günlük konuşmalarda, akademik tartışmalarda ve medyada yinelenen bir konu haline geldi. Bu makalede, Yalı ile ilgili farklı yönleri derinlemesine inceleyeceğiz, önemini, sonuçlarını ve zaman içindeki gelişimini analiz edeceğiz. Yalı ve onun bugünkü dünya üzerindeki etkisi hakkında daha fazlasını keşfetmek için bu yolculukta bize katılın!
Edib Efendi Yalısı
Edib Efendi Yalısı ve çevresi

Yalı, İstanbul Boğazı'nın iki yakasına dağılmış, denize sıfır, genelde iki, bazen de üç katlı olabilen konutlara verilen genel addır.

Osmanlı döneminde kıyılara inşa edilmeye başlanan yalılar, Boğaziçi mimarisinin en seçkin örneklerinden olmuş ve yıllar boyunca İstanbul Boğazı ile özdeşleştirilegelmiştir. Yüzyıllar boyunca İstanbul Boğazı'nın iki yakasında yapılan yalılardan günümüze ulaşanların sayısı yaklaşık 360'tır. Yalıların en büyük özelliği lebiderya, yani denize sıfır konutlar olmaları olsa da, zaman içinde kimi yalılar gerek konut sahiplerince mekân kazanmak için önleri toprak doldurularak, gerekse kıyı şeridine yol yapmak için belediye tarafından geri plana alınarak denizden kısmen uzaklaşmıştır. Günümüzde büyük çoğunluğu hâlen eski hâllerini koruyan yalılar, hem İstanbul şehrinin, hem de Türkiye'nin en pahalı taşınmazları arasında yer alırlar. Boğaziçi yalılarının değerleri en yüksek olanları arasında Hasip Paşa Yalısı, Muhsinizade Yalısı, Ahmet Fethi Paşa Yalısı, Tophane Müşiri Zeki Paşa Yalısı, Kıbrıslı Yalısı, Tahsin Bey Yalısı, Kont Ostrorog Yalısı, Şehzade Burhaneddin Efendi Yalısı, Zarif Mustafa Paşa Yalısı ve Nuri Paşa Yalısı, Esma Sultan Yalısı, Emine Valide Paşa Yalısı, Mısırlı Yusuf Ziya Paşa Yalısı, Ahmed Mithad Efendi Yalısı, Huber Yalısı vardır.

Etimoloji

Beşiktaş'ın Arnavutköy mahallesinde yer alan yalılar.

Yalı, kelime anlamı olarak geçmişte kıyı anlamını içermiştir. Bu sözcük Yunanca sahil, kıyı anlamına gelen γιαλός sözcüğünden gelir. Bodrum'daki Bitez yalısı, kuş türü yalıçapkını, deyim olarak "yalı kazığı", "Yalı kenarında zülfüm tararım" türküsü, Kırım'daki Yalıboyu bölgesi bu eski anlamın izleridir.

Mimarî özellikleri

Osmanlı yalılarının mimari özellikleri sahiplerinin sosyal sınıfına göre değişiklik gösterirdi. Müslüman yalıları arasında boşluklar bulunurken, gayrimüslim yalıları ise genelde bitişik nizamda inşa edilirdi. Yalılar genel olarak 2 ilâ 3 katlı olarak yapılır ve renkleri gül kurusuyla bordo arasında değişirdi. Gayrimüslim yalıları daha koyu renkler taşırdı. Bu renk geleneği son yıllarda değişmiş Boğaziçi yalılarının rengârenk boyandığı görülmüştür. Genelde balkon ögesi bulunmayan yalılarda bunun yerine geniş cumbalar kullanılmış ve yalıların tümünde kayıkhane denen bir küçük iskele ile yalıların simgesi olan çiçek bahçeleri olmuştur.

Kaynakça

  1. ^ "İstanbul'un gerdanında parıldayan incilere yolculuk". 11 Ocak 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Kasım 2009. 
  2. ^ "Arnavutköy, Beşiktaş". 15 Şubat 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Kasım 2009. 
  3. ^ a b "İşte Boğaz en pahalı 10 yalısı". 5 Temmuz 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Kasım 2009. 
  4. ^ a b c d e "İstanbul Seyahatnamesi, Boğaziçi". 20 Ekim 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Kasım 2009. 
  5. ^ "yalılar". 16 Kasım 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  6. ^ Sakaoğlu, Necdet (Kasım 2012). "Yalı nedir, sadece Boğaziçi kıyısındaki evlere mi denir?". NTV Tarih, 46. sayı. ss. sf. 102. 
  7. ^ "Arşivlenmiş kopya". 9 Ağustos 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Nisan 2016. 
  8. ^ "Boğaziçi University Reunion Association". 14 Haziran 2006 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Kasım 2009.